30 Mayıs 1876 Darbesi, Osmanlı padişahı Abdülaziz‘in tahttan indirilmesiyle sonuçlanmış bir hükûmet darbesidir.
Darbenin arka planı
Abdülaziz’in padişahlığının son dönemlerinde ekonomik durum git gide kötüye gitmekteydi. 1875 yılında Sırbistan, Ege Adaları, Mısır, Karadağ, Romanya ve Bosna-Hersek‘te Osmanlı Devleti’ne karşı isyanlar çıktı. 1876 yılının Nisan ayında Panagürişte bölgesinde patlak veren Bulgar İsyanları bütün Orta Dağ bölgesine yayıldı. Bölgede yaşayan 1.000 civarında Müslüman halk, isyancı Bulgarlar tarafından öldürüldü [1] Bunun üzerine Rusya tarafından Kafkasya’dan atılarak bölgeye göçe zorlanmış Çerkes ve Abaza gibi Kafkasyalı Müslümanlarla Bulgarlar arasında karşılıklı katliamlar yaşandı. Bu katliamlar Avrupa‘da tek taraflı olarak Bulgarlara karşı yapılmış gibi değerlendirilerek Osmanlı Devleti hakkında olumsuz bir hava oluşmasına neden oldu.
Bunun üzerine Avrupa ülkelerinin Osmanlı Devleti’ne karşı çeşitli müdahelelerde bulunması Osmanlı halkı arasında rahatsızlık yarattı. 9 Mayıs 1876 günü Fatih medreselerindeki öğrenciler gösteri yaptılar. Göstericilerin sayısı kısa zamanda 5.000’e ulaştı[2] 12 Mayıs günü sadrazam Mahmut Nedim Paşa görevden alınarak yerine Mütercim Mehmed Rüşdi Paşa getirildi. Ayrıca Hasan Fehmi Efendi‘nin yerine Hasan Hayrullah Efendi şeyhülislam oldu. Hüseyin Avni Paşa da serasker yapıldı. Ancak gösteriler sona ermedi. 17 Mayıs günü Fatih ve Beyazıt meydanlarında tekrar gösteriler yapıldı.